PSTN, analog ses verilerini taşımak için bakır teller kullanan uluslararası telefon sistemini ifade eder. 1800’lerin sonlarından beri genel kullanımda olan sistem budur.
Kamuya açık telefon şebekesi, onlarca yıldır gelişen küresel bir sistemdir. Alexander Graham Bell’in ilk araştırmalarından itibaren telekomünikasyon şirketleri, dünün sabit hatlı sesli iletişimini sağlayan PSTN mimarisini geliştirdi.
Yeraltı bakır telleri kullanan bu eski platform, işletmelere ve evlere, nesiller boyunca dünyanın her yerinden herkesle iletişim kurmak için güvenilir bir yol sağladı.
PSTN diğer isimleriyle; landlines, Plain Old Telephone Service (POTS), or fixed-line telephones olarakta isimlendirilirler.
PSTN telefonları yaygın olarak kullanılmaktadır ve genellikle hala standart bir iletişim şekli olarak kabul edilmektedir. Ancak teknolojinin gelişmesi ve VoIP ile beraber son on yılda istikrarlı bir düşüş gördüler.
Aslında, şu anda dünya çapında kullanımda olan sadece 972 milyon sabit hatlı abonelik var , bu yüzyılın en düşük sayısı.
PSTN nasıl çalışır?
PSTN, telefon hatları, fiber optik kablolar, anahtarlama merkezleri, hücresel ağlar, uydular ve kablo sistemleri dahil olmak üzere dünya çapında kullanılan telefon ağlarının bir kombinasyonu olarak düşünün. Bu telefonlar telefonların birbirleriyle iletişim kurmasına yardımcı olur.
Basitçe söylemek gerekirse, bir telefon numarasını çevirdiğinizde, aramanız hedefine ulaşmak için şebeke üzerinden hareket eder ve iki telefon bağlanır. Bir POTS’un gerçekten nasıl çalıştığını tam olarak anlamak için, kendi telefonunuzdan bir numara çevirdiğinizde ne olacağını düşünün.
Adım # 1 – Telefon setiniz ses dalgalarını elektrik sinyallerine dönüştürür. Bu sinyaller daha sonra bir kablo yoluyla bir terminale iletilir.
Adım # 2 – Terminal elektrik sinyallerini toplar ve bunları merkez ofise (CO) iletir.
Adım # 3 – Merkez ofis, aramaları fiber optik kablo yoluyla elektrik sinyalleri şeklinde yönlendirir. Fiber optik kablo daha sonra bu sinyalleri son hedeflerine ışık atımları şeklinde taşır.
Adım # 4 – Çağrınız, bir tandem ofisine (uzak merkez ofislere çağrı iletmekten sorumlu bölgesel bir merkez) veya bir merkezi ofise (yerel aramalar için) yönlendirilir.
Adım # 5 – Çağrı doğru ofise ulaştığında, sinyal bir elektrik sinyaline geri dönüştürülür ve daha sonra bir terminale yönlendirilir.
Adım # 6 – Terminal çağrıyı uygun telefon numarasına yönlendirir. Aramayı aldıktan sonra, telefon seti elektrik sinyallerini tekrar ses dalgalarına dönüştürür.
Bu karmaşık görünebilir, ancak hatırlanması gereken şey, aramanızın hedefine ulaşmasının birkaç saniye sürmesidir. Bu işlem fiber optik kablolar ve küresel bir anahtarlama merkezleri ağı kullanılarak kolaylaştırılmıştır.